Koronavirüs, 2019 yılı içinde bir salgın olarak tüm dünyayı etkiledi. Hayatını kaybeden insanlar olduğu gibi, ruh sağlığı ciddi biçimde olumsuz etkilenen insanlar da oldu. Özellikle stres, endişe, kaygı ve tüm bunların yanı sıra, belki de daha yoğun olarak görülen ölüm korkusu; ruh sağlığını etkileyen en önemli duygular olarak gözlemlendi.

İnsanlar yaşadıkları stres anlarına farklı biçimlerde tepki gösterirler. Olağanüstü bir durum, herkeste farklı yankı bulur. Bir ölüm haberi herkesi farklı biçimlerde etkiler. Sıcakkanlı insanlar olduğu gibi, soğukkanlı insanlar da vardır ve bu iki duruş da birbirinden daha iyi olarak nitelendirilemez. Sıcakkanlı olmanın faydaları varsa, soğukkanlı olmanın da faydaları veya zararları vardır. Bu tip durumlarda, olana verilen tepki izlenmelidir. Özellikle medyanın ve bilhassa sosyal medyanın etkisiyle, virüsün salgın etkisi iyice yayıldı. Hastalığa hiç yakalanmayan ve kendini en iyi biçimde koruma altına alan insanlar bile ölümle burun buruna geldi. Hatta sırf bunun için Koronavirüs’e “en demokratik virüs” dendi. Çünkü insan ayırmıyor. Zengin, fakir, güçlü, güçsüz, iş sahibi, işsiz, ayırt etmiyor. Bir kere bulaştı mı birçok çileyi de beraberinde getiriyor.

Salgının yarattığı krize; önceden ruh sağlığı sorunları olanlar, çocuklar, doktorlar, sağlık hizmeti verenler ve ambülans gibi ilk müdahale ekipleri çok daha stresli tepkiler verdiler. Çünkü ölümle burun buruna geldiler. Özellikle şu tip tepkiler gösterdiler.

– Kendi sağlık durumları ve COVID-19’a yakalanmış yakınlarıyla ilgili korku ve endişe
– Uyku ya da yeme düzeninde ciddi değişiklikler
– Uyumakta zorluk ve herhangi bir şeye konsantre olmakta güçlük
– Kronik sağlık sorunlarının daha da kötüleşmesi
– Alkol, tütün ya da diğer ilaçların kullanımında belirgin bir artış

Türkiye Psikiyatri Derneği, Mart 2020’de yayımladığı bir yazıda, strese karşı nasıl direnç gösterilmesi gerektiğini şu maddelerle açıkladı:

– COVID-19’la ilgili medya yayınlarına gereğinden fazla maruz kalmaktan kaçının.
– Bedeninize iyi bakın. Sağlıklı, dengeli yemekler yemeye çalışın, düzenli egzersiz yapın, bolca uyuyun, alkol ve uyuşturuculardan kaçının.
– Rahatlamak için zaman ayırın ve yoğun duyguların geçeceğini kendinize hatırlatın. Haberleri izlemeye, okumaya ya da dinlemeye mola verin. Tekrarlayan biçimde krizi duymak ve görüntüleri görmek üzücü olabilir. Normal yaşamınıza dönmek için hoşlandığınız diğer bazı etkinlikleri yapmaya çalışın.
– Diğer kişilerle bağlantı kurun. Endişelerinizi ve nasıl hissettiğinizi bir arkadaşınız ya da aile üyenizle paylaşın. Sağlıklı ilişkileri sürdürün.
– Umut duygusunu koruyun ve olumlu düşünmeyi sürdürün.

Koronavirüs salgınına yakalanan kimselerde oluşan gerilim, ruh sağlığını ne kadar etkiliyorsa, karantina içinde kalmak da o kadar etkiliyor. Yine Türkiye Psikiyatri Derneği, karantinadan çıkan kişiler için de şu önerileri yapıyor:

– Karantina sonrası rahatlama dahil olmak üzere karışık duygular
– Kendi sağlık durumunuz ve COVID-19’a maruz kalmış olabilecek sevdiklerinizle ilgili korku ve endişe
– COVID-19’un belirti ve bulguları açısından sürekli kendinizi yoklamak ve başkaları tarafından izlenmekten kaynaklanan stres
– Arkadaşlarınız ya da sevdiklerinizin, bulaştırıcı olmadığınız tespit edilmesine rağmen, sizinle temas etmekten dolayı hastalık kapacakları şeklinde temelsiz korkuları olması nedeniyle üzüntü, öfke ya da hayal kırıklığı
– Karantina sırasında normal iş ya da ebeveynlik görevlerini yerine getirememekten kaynaklanan suçluluk duygusu
– Bunlar dışında diğer duygusal değişiklikler

Tüm bunların yanı sıra, koronavirüs sonrasında sağlık sigortalarına olan ilgi de ciddi bir artış gösterdi. İnsanlar hem kendileri hem de çevreleri için bir sağlık güvencesi istiyor. Bunun için de sağlık sigortası sahibi oluyor. Siz de kendiniz ya da sevdikleriniz için bir sağlık güvencesi istiyorsanız, e-sigortam.com‘u ziyaret edip en kısa sürede en uygun sağlık poliçesine kavuşabilirsiniz.